3 Aralık 2015 Perşembe

Nazın çişle imtihanı bölüm 2

Benim tatlı kızım, bal böceğim nazcığımın tuvalet eğitimi bence tam bir fiyasko oldu. Çok kolay olacağını sanmıştım oysa ki. Gündüz Uras 6.5 aylıkken yerleşen tuvalet eğitimimiz gece yeni yerleşti. Onda bile ufak tefek kaçaklar oluyor hala. Tam olarak gece bezini ne Zaman bıraktık hatırlamamakla birlikte anılarımı şöyle bir yoklayınca tatilde gittiğimiz de gece otelin yataklarını ıslatmayalım diye alezler eşliğinde gittiğimizi hatırlıyorum. Gece uykusundan kaldırıp tuvalete oturtmamıza   Rağmen çok uzun süre yatağı çişliydi Naz'ın. Yanı şuan Uras 18 aylık olduğuna göre en az 7-8 ay sürdü bu durum. Şuan sabahları kuru uyanıyor. Hatta gündüz uyuduğu Zaman'larda bile çoğunlukla kuru. Ama olan o kaçaklar da gündüz uykularında buluyor bizi. Gece biz yatmadan bir defa tuvalete oturtup öyle yatıyoruz. Diyeceklerim böyledir. Zor, sulu bir dönem çok şükür Hayatımızdan bitti gitti. Darısı kardeş kıskançlığında zarar vermeyi bitirmemize diyorum.

Bu post fotoğrafsız kalmasın diye alakasız  bir fotoğrafla postu sonlandırıyorum. Bu ara da dip not geçmeden edemeyeceğim bu postları telefon uygulamasından yazıyorum. Urası uyutmak için oldukça uzun suren emzirme durumundayım onu emzirirken bakalım kaç post daha çıkacak





Naz baleye başladı

Küçük bir yerde yaşıyoruz imkanlarımız kısıtlı ama yine de çoçuklarımız için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Naz bale yapmayı çok istiyordu yazın ben bale kurşuna gideceğim biliyor musunuz dedi durdu. Kasım başından beri gidiyor. Yanlız  ben biraz rahatsızım çünkü saati çok erken. Nazı erkenden kaldırıp kahvaltısını besleyip evden çıkarmak tam bir işkence. Kalkar kalkmaz yemek yemeyi seven bir çocuk değil. Dolaylısıyla erken kalmış olsa da hazırlanıp evden çıkmak tam bir işkence. Hatta benim hadi nazlarım dan öyle sıkılıyor ki gitmeyeceğim diyor baZen. Sanırım biraz da zor gelmeye başladı biraz isteksiz görüyorum kurs çıkışları onu. Elbisesini falan seviyor ama öyle çok da düşkün değil diğer kızlar üstlerinden çıkarmıyorlarmış ama bizim ki sadece kursa gidiyorken giyiyor. Hatta bu haftadan sonra onu bile giymelerini istemiyor öğretmenleri. Hareketlerini kısıtlıyor çünkü. Kimisi eteğine bakmaktan öğretmenini dinlemiyor falan☺️ şimdilik yazacakalrım böyle bir kaç güzel fotoğrafla yazıyı Sonlandırıyorum. Sevgiler  💕






13 Mart 2015 Cuma

Naz 3 yaşında

Benim minik kuzum artık 3 yaşını bitirdi. Bu günü  anısına Naz'a şunları demek isterim.

Canımın can parçası, biriciğim, ilk göz ağrım, güzel kızım; sen, mutlu görmek mutlu etmek için elimden geleni yapmaya çalışıyorum ömrümce de çalışacağım. Zaman zaman başarılı olamıyorum bu aralar. öyle vicdan azabı çekiyorum ki seni mutlu edemediğimi, sana yetemediğimi düşününce ama sanırım annelik böyle bir şey minik kızım hiçbir zaman yetememe hissi. Ama seni çok seviyorum güzel yüzlüm, hep mutlu ol, sağlıklı ol bizimle ol. Hep şimdiki gibi cıvılda(hatta zaman zaman şikayetçi olsam da) sen hiç susma. Hep sevgini açıkça ve her aklına geldiğinde söyle bana. bu aralar sıkça dediğin gibi annişkom de sarıl bana. iyi ki varsın bebeğim, iyi ki.




Gelelim diğer detaylara. Geçtiğimiz cumartesi yani 7 mart günü nazoşun yerde serili oyuncaklarına basmamak için sağa sola kaçarken koltuğun kenarına çarparak ayak parmaklarımdan en küçüğünü kırmışım. aslında bu nazoşun doğum günü postu ama onu da koyuvereyim de hatırası kalsın değil mi bakınız alt foto.



Neyse ki bazı hazırlılarımı önceden yapmıştım bu sebeple planladığımız zamanda yani 12 martta fıstığımın doğum gününü yaptık. Tabi öncelikle annemin katkıları olmasaydı hiiçbir cacık olmazdı. ah aanam çilekeş anam. İyi ki varsın anneciğim.

ilk işim kurabiyeleri hazırlamaktı. Pamuk prenses ve yedi cüceler temasını seçtim bu yaşgünü için Naz'a ve kurabiye kalıplarını da ona göre aldım tabi ki. Hatta sanırım önce sabunları dökmeye başladım. Yine aynı tema da elinde elma tutan pamuk prenes kalıbı almıştım. teker teker onları döktüm önce. Bittikçe kutuladım. Kurabiyeleri Naz ile yaptık. Ama şeker hamurlarını bütün bütün yiyince Üstlerini şeker hamuru ile kaplama işini onsuz yaptım.



Pamuk prenses kostümünü de önceden sipariş etmiştim. Ve duvara kocaman bir 3 yaptım ve onun önünde Naz'ın fotoğraflarını çektim. yine her zaman yaptığım gibi internetten fotoğraflarımı tab ettirdim. Gelen fotoğrafları elimde ki çerçeve kalıbıyla birleştirdim ve poşetleyerek gelen misafirlerimize hediye etmek üzere hazırladım.




Bu doğum gününde çok kalabalık değildik. Özellikle babası hediye getirilmesi sebebiyle kalabalık olmasını istemedi. Hatta çağırdığımız bazı misafirlerimizi başka bir bahane ile davet ettik.Aile büyüklerimiz ve birkaç eş dost sadece o kadar. 


Öncelikle sizinle fotoğraf çerçeveleri için çektiğim fotoğrafları paylaşmak isterim. Yüklemek uzun sürdüğünden küçük bir kısmını paylaştığımı söylemeden edemeyeceğim.













Aile arasında yapılan törenden fotoğraflarla sizi başbaşa bırakıp kaçıyorum.

 Canan Ablamız ve Hikmet Yengemiz.
 Babaannesi kuzusu
Hanfendi iki kostümle arzı endam etti o gün.

Bir tanecik anneannem ve annem


 Orçun Amca

Tülay Ablamız


Kıymetlimin kucağında evlatlarım.

 Kırık ayak anne.
Naz'ı en çok şımartanlar fotoğraftan da anlaşılacağı üzere.

Anneanne kuzusu 



Çerçeve ve sabunlarımız.

El emeği göz nuru acemi işi pastamız.






Pasta gören masum Naz







23 Şubat 2015 Pazartesi

Bu aralar...



Güneşli havanın tadı parkta çıkar dedik ne zaman bu kış günlerinde biraz güneş bulsak attık kendimizi parka. Annesinin kilolarını bana zahmet olmasın diye sağ olsun kızım verecekmiş.


Ressam burada bu tatlı kızın gölgesinde kalan bir anne hatta bir kardeşin hikayesini resmetmiş.


Hayatımın en kötü 3 gününü geçirdim. Onu ne yazık ki buraya yazmayacağım ama bu fotoğrafa bakınca ben hep bileceğim...


instagram da bu fotoğrafı bir dring alanilir miyim diye paylaştım. :)) Dert ortağım biricik arkadaşım Birgül e gittik zaman zaman.





Bize çok yakın orman içinde Laladere diye bir mesire yeri var fırsat buldukça oraya kaçtık.




Naz orman çok seviyor hele böyle güzel bir parkta olunca orman da tadından yenmez oluyor bizim için.

Naz piknik hazırlamış buyurmaz mısınız?


Bir baktım naz bir sürü harfi tanıyor.

Tayfur ve Simge'nin nişan törenlerinde maaile bulunduk.

 Yine bir haftasonu ve yine Laladere
Baba-oğul



Büyük anneanne ve anneannemizi taşıdık.

Bebeler arabada uyuyunca bizde kahvemizi arabada içeriz dedik.


İki kardeş kitap okumaya başladılar.

Yeni kuaförüm Naz :)


Köşe yastığım.





Sevgililer gününü kutlamaya Garden'a büyük bir arkadaş grubuyla ve elde kalan bir sıpayla gidince karı-koca hiç fotoğraf çekilmeden geldik.

Düüübp yapmayı öğrenen Uras 

Bir gece Uras'ı uyutup geldiğimde salonda karşılaştığım manzara babasın yaslanmış eline bademini almış çizgi film izleyen Naz.




Artık dönence de yatmayınca onun oyuncağını da böyle kullanırız artık biz.

Yine yeni yeniden Lalaedere

Yeni eklenmiş çocuk oyun alanı ile daha keyifli.


Bu fotoğrafları böyle sıralı ekleyince güzel bir film gibi göründü gözüme.







Şimdilik bizde bu aralar böyle